Akil Yazar

Akil Yazar


Deprem yıktı geçti, Artık yenilenmek şart değil mi?

13 Şubat 2023 - 09:51

Asrın felaketi olarak adlandırılan ve yüreğimizi yakan manzaralar gördüğümüz, haberler aldığımız depremleri yaşadık.

Daha öncekilerde yaşadığımız gibi, evlerimiz yıkıldı… Canlarımız yitti… Şehirlerimiz, ekonomimiz, psikolojimiz ağır hasar aldı…

Ölenlere rahmet, kalanlara sabır dileyen cümleler her ağızda var şimdilerde… Dilekler elbette olacak, olmalı. İnsanız en nihayetinde…

Peki, artık kendimizi sorgulamamızın zamanı gelmedi mi? Tıpkı daha önce yaşadığımız depremler, seller tüm afetlerden sonra sorgulamanın başladığı gibi…

Ancak bu kez farklılaşmak gerekmez mi?

Hamaset dolu sözlerle birbirimizi kandırmaya çalışmak, yaptığımız şirinliklerle dünyayı tozpembe göstermek gibi kaygılarımızdan uzaklaşmak gerekmez mi, öncesinde?

Artık yenilenmek şart değil mi?

En önce kendimize yalan söylememek lazım gelmez mi?

3 ay sonra 1 yıl sonra yine aynı yasal mevzuatla ev yapmaya devam etmememiz gerekmez mi?

Aynı anlayışla konut satın almaktan vazgeçmek, “2 oda 1 salon evim olsun da nasıl olursa olsun” demekten uzak durmak gerekmez mi?

Artık her şeyi sorgulamak, “yaptığım iş başkasının hayatına mâl oluyor” diye düşünmek gerekmez mi?

İş işten geçtikten sonra koluna kelepçe vurulan bir müteahhit olmamak, yapı kontrollerini düzgün yapmadığımız için “adalete hesap vermekten kaçsak bile” vicdanlarımızdan nasıl kaçacağımızı düşünmek “insan” olmak görevimiz değil mi?

Böylesine bir dönemde; enkazdan mal çalmak, hırsızlık yapmak, yol kesmek ve eşkıyalığa soyunmak depremzedenin geçtiği yol kenarı dinlenme tesisinde 1 paket bisküvi için fahiş fiyat istemek için “insanlıktan nasibini almamış” olmak değil mi?

Enkaz başında poz verip, depremzedelerin duygularını, zorlarını, can telaşlarını siyasi emellerine alet etmeden, devletin temellerine dinamit koyma dürtüsünden, kalbinizde taşıdığınız “yakmak yıkmak”, “Benden gayrısı yansın” zihniyetinden ayrı durmak, biraz “insan” olmak gerekmez mi?

Enkazdan çıkarken Kuran-ı Kerim okuyan, dilinden duası eksik olmayan depremzededen, bebeği, kadını, yaşlı amcayı yani bir insanı kurtarmak için hayatını ortaya koyan ve elinden çekip çıkardığı insan için “Allahuekber” diyen bir insanı anlamak için çaba göstermek, yani “insan” olmak gerekmez mi?

Bir ülkenin cumhurbaşkanının ağzından dökülen cümlelere dikkat etmek gerekmez mi? Cumhurbaşkanı’nın “Eksiklerimiz elbette var” dediğini iyi dinlemek “insan” olmanın gereği değil mi?

Yükün ne kadar ağır olduğunun farkında olmak, ona göre yazmak, çizmek, sosyal medyada paylaşım yapmak, sorumlu gazetecilik örneği olmak, insan olmanın gereği değil mi?
Sosyal medya maymunlarına itibar etmemek, kimseyi gereğinden fazla değerli kılmamak, “insan” olmanın gereği değil mi?

Deprem yıktı geçti,
Artık dostumuzu, düşmanımızı tanımak,
Artık millet olarak çok büyük sorumluluklara sahip olduğumuzun farkında olmak,
Artık bu vatan için yüreği çarpanlardan olmak,
Artık “ben” değil “biz” diye düşünmek,
Artık insan olmak,
Artık yenilenmek şart değil mi?

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum