Ramazan Bayramı'nda nasıl beslenmeliyiz?

Oruç ayı Ramazan’ın bitmesine saatler kaldı. Yarın (Cuma) Ramazan Bayramı. 29 gün oruç tutmanın ardından beslenme şeklinin değişecek olması kilo başta olmak üzere bazı riskleri de beraberinde getiriyor. Bayram ziyaretlerindeki tatlı türü ikramlıklar da sağlık açısından dikkat gerektiriyor. 

Oruçlu geçirilen günlerin ardından bayramda ölçüsüzce yenilen yiyeceklerin sağlık açısından birçok zararı bulunduğuna dikkat çeken Diyetisyen Mehmet Emre Kahraman, bayramda sağlıklı beslenmeye dair ipuçları verdi. Fazla yemek yemenin mide ve bağırsak problemlerine neden olabileceğini kaydeden Kahraman, “Bayramın en güzel yanı birçok kişinin ailesini ziyaret etmesi ve bayram sofralarında en güzel yiyecekleri tüketmesidir. Ancak sofrada geçirilen zamanın uzun olması nedeniyle, yemek miktarları fark etmeden artabilir ve yapılan her yemeğin tadına bakma arzusu, yemek bitiminde tıka basa doyup, nefes almakta dahi zorluk çekmemize neden olabilir. Sonucunda mide yanmaları ve bağırsak problemleri de açığa çıkabilir. Bu nedenle yeme disiplinimizi olabildiğince korursanız, bayram sonrası rahat edersiniz. Ramazan’daki uzun süreli açlık nedeniyle, metabolizma hızının yavaşlamasına bağlı olarak, daha hızlı kilo alınmaktadır. Bu nedenle, Ramazan Bayramı’nı toparlanma dönemi olarak değerlendirmeye çalışabiliriz. Bayramda 2-3 günde kilo alınmaz diye düşünenler, yemek çeşitlerinin, şeker ve şekerli besin tüketiminin, porsiyon miktarlarının artması nedeni ile, bu 2-3 gün sonunda, tartıda bir sürpriz ile karşılaşabilirler. Genel olarak bayramlarda, yılın hiçbir döneminde olmadığı kadar çok miktarda çikolata ve tatlı tüketimi olmaktadır. Gelenek olarak şeker ve çikolata ikram ediliyor ve ‘teşekkür ederim, almayım’ dersek, ısrar ediliyor ve reddetmek gerçekten çok zor oluyor. Bu nedenle, tatlıları takip eden öğünlerin hafif ama sağlıklı yemeklerden oluşması önem kazanıyor. Bayramlar kalp hastalığı, şeker hastalığı, tansiyonu olanlar için daha büyük risk taşıdığından, bu kişilerin beslenmelerine daha fazla önem göstermesi gerekir. Çikolata ve tatlı tüketimi çocuklarda aşırı tüketim nedeniyle ishale, kusmaya neden olabileceği ve doygunluk hissi nedeniyle ana öğün tüketimini kısıtlayacağı için, mümkünse yemekten sonra çocuklara, meyve tatlıları, dondurma ve pudingler sunmak daha mantıklı olur” şeklinde konuştu. 

BAYRAMI NASIL SAĞLIKLI GEÇİREBİLİRİZ?

Bayramı daha sağlıklı geçirebilmek için ipuçları veren Diyetisyen Kahraman, “Ziyaretlere yürüyerek gidebilir, asansör yerine merdiven kullanabilirsiniz. Şerbetli tatlılardan vazgeçemiyorsanız, bayram süresince mümkün olduğu kadar arzuladığınız miktarın yarısını yerseniz ve izleyen öğünde de sebze ağırlıklı beslenirseniz, daha az kalori almış olursunuz. İleride bu fazlalığı eritmek de daha kolay olacaktır. Bayram ile birlikte yeniden tüketilmeye başlanılan alkol miktarında dikkatli olmak, karaciğer sağlığı için önemlidir. Bayram sofrasında tüm yemek çeşitlerinden atıştırmak yerine, tabağa alıp onları bitirmeye çalışmak, ne miktar yendiğini görmeye yardımcı olur. Bayram nedeniyle, çay, kahve, soda, meşrubat gibi normal günden fazla tüketilen sıvıların yanında, su tüketimini dengelemeyi hatırlamak da faydalı olacaktır. Öğün olarak sabah öğle ve akşam ana öğünlerini proteinden zengin içeriklerle desteklenip ara öğünlerde gitmiş olduğumuz misafirliklerdeki ikramlardan tüketebiliriz. Ceviz badem fındık kahvaltıda yer almalı hem tokluk hem kan şekerimizi belirli oranlarda tutabilir. Dondurmalı meyveli sütlü tatlılar tercihimiz olabilir. İçecek olarak ikramlarda meyve kompostoları ikram edilebilir. Ayran çok güzel bir seçenektir. Bayramda elektrolitlerimizi dengelemek adına her gün 1 adet maden suyu tüketebiliriz. Bayramda çay, kahve tüketimleri çok fazla olabiliyor fazla kafein alımı kalpte çarpıntılara neden olabilir. Kahvaltıda yahni ve yemek tüketimleri yapılabilir. Bundan herhangi bir sakınca yoktur” ifadelerini kullandı.